Parafransa!

Paris 2024 Paralimpik Oyunları’nın açılış töreninde anladık ki engel vücutta değil sadece beyinlerin içindeymiş.

Fransa bir ay önceki 2024 Paris Olimpiyatlar’ının açılış töreninde olduğu gibi yine sadece Fransa tanıtımı yaptı ilk gün.

Tek fark bu kez yağmur yoktu; parasporcuların Arc de Triomphe’tan Concorde Meydanı’na dinmek bilmeyen Paris yağmuru altında Champs-Elysees Bulvarını yürüdüklerini düşünebiliyor musunuz!

Haaa bir de bu kez koca memeli, sakallı, etekli adamlar dansetmedi. Yanlış anlamayın homofobik değilim, Freddy Mercury hayranı olarak büyüdü bizim nesil. “Bizden önce ampül mü vardı” diyen zihniyetin aksine herşeyimiz vardı bizim zamanımızda, başta izanımız.

Queen hayranıydık ama hiçbirimiz eşcinselliğine hayran değildik. Şarkıların coşkunluğuna, ozanlığına hayrandık Freddy’nin. “Kadın voleybolu bizi lezbiyen yapacak, lezbiyen olmak istemiyoruuuum” geri zekalılığını, çakallığını yapmıyorduk!

Bu arada Bohemian Rhapsody filmini izlemenizi tavsiye ederim Freedy’yi daha iyi anlayabilmek adına.

VİVE LA FRANCE!!!

Neyse, dönelim konumuza, gevezelik hücrelerime işlemiş!

Kurgu, konuşmalar ve reji tüm dünyayı es geçerek yeryüzünün tek hakimi, rekorların tek sahibinin Fransa olduğunu empoze etmeye çalıştı Concorde Meydanı’na toplanan ve biz ekran başındaki izlerlere. Uçuk DJ bile en baba parçaları Fransız kafilesi belirince çalmaya başladı; diğer ülkelere teneke gıcırtısı.

Fransa’nın haricinde oyunlara katılan 167 ülkenin heyetlerine birkaç saniye ayıran organizasyon Fransa kafilesini 15 dakikadan fazla ekranlara ve göz önüne taşıdı.

Benim kafamın bastığı onuncu olimpiyat ve bu kadar görgüsüzüne ilk defa tanık oluyorum. Hesapta incelik, zerafet ve nezaketin ülkesi değil miydi Fransa!

Demek ki yetkiyi kime verirsen etki yerine burun büyümesini sağlıyorsun.

Bu cümleyi canınızın istediği mecraya uyarlayabilirsiniz; ülke, spor kulübü, holding vs. Sonuçta komplekslerin yıkandığı leğendir erk.

Askerde bile nöbetçi çavuş için, “Düdük onda kıllık onda” denmez mi!

İşte dün gece de Fransa bu zehirlenmenin zirvesini izlettirdi bize.

Konuşmacılar, “Fransız Devrimi’nin yapıldığı meydan, Jeanne d’Arc, Bastil Hapishanesi, özgürlük, eşitlik, kardeşlik, Marseillaise” kısaca “Vive la France” tınısındaydılar.

Paralompik sporcular için birkaç cümle, birkaç paralimpik sporcunun ajitatif hikayesini anlatan video; gerisi Fransa propagandasından başka bir şey değildi.

Artık Fransa benim için zerafetin değil görgüsüzlüğün, aşağılık kompleksinin simgesidir.

NOT: Umarım tüm madalyaları biz kazanırız. Fransa da nal toplar.

Visited 104 times, 1 visit(s) today