Ülke genelinde yerel seçimler var, tek konuşulan “İstanbul ne olacak?”
Yarışın Ekrem İmamoğlu ve Murat Kurum arasında, hatta Ekrem İmamoğlu ve AKP Genel Başkanı ve aynı zamanda cumhurbaşkanlığı da yapan Recep Tayyip Erdoğan arasında geçeceğinden kimsenin şüphesi yok.
Kendi adıma adil bir yarış olmadığını söyleyebilirim. DEM’inden İYİ’sine sanki herkes İmamoğlu’nun kaybetmesi için elinden geleni yapıyor. Tabii ki siyasi tercihlerin yönetimleri bazında konuşuyorum. Sokaktaki DEM’li de, İYİ’li de, Zaferli de, Memleketli de gördüğüm kadarıyla İmamoğlu’nu tercih edecek; etmeli de. Çünkü bu seçim uçurumdan önceki son çıkış. Ülkenin aydın yarısının direnci İstanbul da kaybedilirse neredeyse kırılacak. Balkonlarla, uzun namlulu silahlarla dolu konvoylarla, yalama basınıyla tam bir moral çöküntüsü yaşatılacak talihsiz yarıya.
Bu sebeple seçim günü sandığa gitmemek gibi bir bezme lüksüne kimsenin hakkı yok!
İMAMOĞLU ÇOK SAKİN
AKP yarışa tam anlamıyla kafa göz daldı. Onlar için İstanbul çok önemli. Prestijin yanı sıra tabanı besleyen rantın büyük bölümü İstanbul’da.
Ekrem İmamoğlu bu sabah Fatih Altaylı’ya yaptıklarını ve yaptırılmayanları anlattı.
Hükümet aynen vadettiği gibi kendisinden olmayana hiçbir imkan tanımamış. Hatta elinden geldiği ölçüde şahane köstek olmuş.
İmamoğlu bir önceki döneme göre daha az gelir elde etmesine, pandemiye ve eli kolu bağlanmasına rağmen daha çok hizmet vermiş.
Murat Kurum’un adımlayarak kafa bulmaya çalışırken, “8 kilometre metro yapmışlar” iddiasına İmamoğlu sakince “5 yılda 65 kilometre metro tamamladık” cevabını verdi. Ondan önceki 25 yılda toplam 125 kilometre metro yapılmış. Neredeeeen nereyeee değil mi!
Şehrin alt yapısının neredeyse tamamını yenilemiş İmamoğlu.
Altyapı nankör iştir. Dünya para harcarsın, insanları rahatsız edersin ve sonra yaptıklarının tamamını gömersin. Kimse de “Ulan eskiden yağmur yağınca Üsküdar denizle birleşirdi, şimdi paçama bile su değmiyor” demez.
Murat Kurum işte yarışta buna benzer mesnetsiz iddialarla rakibine üstünlük sağlamaya çalışıyor. Yapmayı vadettiği Çekmeköy – Sancaktepe – Sultanbeyli metrosunun 16 Mart’taki açılış törenine Ekrem İmamoğlu kendisini davet ediverdi😊.
İstanbul’dan haberi olmayan birinin İstanbul’u yönetmeye aday olması aslında çok komik ama oluyor işte!
ANKARA VE İSTANBUL
Gazeteci Yılmaz Özdil de dünkü videosunda ilginç bir istatistik verdi. Tam 61 yıldır Ankara ile İstanbul’un belediyelerini aynı partinin adayları kazanmış. Yani Ankara’yı AKP’li belediye başkan adayı kazanınca İstanbul’u da AKP’li aday kazanmış. Ankara’yı kazanan CHP’liyse İstanbul’u da CHP’li kazanmış, ANAP’lıysa ANAP’lı, DSP’liyse DSP’li adaylar kazanmış.
Kısaca Mansur Yavaş, Ankara’da açık ara önde ve CHP’nin adayı; nınınınıııım😊
İmamoğlu, Altaylı’nın programında bir de müjde verdi!
Seçim sandıklarının güvenliği 2019’dakinden çok daha sıkı takip edilecekmiş. Benim en büyük korkumdu ve şu ana kadar hiç dillendirilmemişti.
Neden korktuğumu kısa bir anımla anlatayım da nasıl bir zihniyetin son 22 yıldır başımızda olduğuna net karar verin.
AKP’YE OY VERENLERİN ZİHNİYETİ!
Temmuz’da kalça protezi ameliyatı oldum. Kasım gibi bastonum elimde Şirinevler’de metrobüsten indim. Hâliyle asansöre yönlendim. Bekleyenler arasında birinci sıradayım. Asansör geldi, insanların dışarı çıkmasını beklerken sıkmabaşlı sapasağlam iki kadın beni kenara iterek asansöre daldı. Elimdeki bastonu göstererek uyardığımda o tahmin edeceğiniz tiz ve eğitimsiz ses tonuyla, “Erdoğan bize yaptı bunları vır vır vır” cevabıyla karşılaştım. Salon beyefendisi tavrımı bozup gereken cevabı vermeye başladığımda üniversite öğrencisi olduğunu tahmin ettiğim bir çocuk, “Abi bence yoluna git, buradaki insanlar seni türbanlı kadına bağırıyorsun diye feci dövebilirler” dedi.
Doktorumun da tavsiyesine uyarak kavgadan kaçındım ve merdivenlere yönelerek çabucak arabamın güvenli ortamına kavuştum.
Yapacak bir şey yok, AKP’ye oy atanlar ülkeyi kendilerinin sanıyorlar. Hak, hukuk, adaletten bihaberler. İstediklerine ulaşmak için her yolu kendilerine mübah görüyorlar!
Bu sebeple o sandıklara sıkı sıkı sarılmamız şart 31 Mart’ta.