AKP’nin Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nebi Hatipoğlu, “Seçimleri kazanırsak tüm basın mensuplarına belediye şirketlerinden bir asgari ücret vereceğiz” dedi.

Aynı gün AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan adayı Murat Kurum, “Seçilmem halinde gazeteciler Marmaray, metrobüs, deniz ulaşımı dahil tüm toplu taşıma araçlarını ücretsiz kullanabilecekler” vaadinde bulundu.

İkisi de birbirinden kötü ve mide bulandırıcı söylem.

Neden bir anda gazeteciler akıllarına geldi? Çünkü o gün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nüydü.

Gazetecilere sevimli görünmek adına kaçırılmaz bir AKP zihniyeti fırsatıydı.

Ne yazık ki orada bulunan gazeteciler bu muameleyi hakediyorlar!

Nereden mi biliyorum?

Bir tanesi bile ellerinde mikrofon olmasına rağmen iki başkan adayının ağzının payını veremedi! Mesleğinin gereğini yerine getiren bir gazeteci ki iki adayın da basın açıklaması yaptığı sırada civarında elliye yakın gazeteci var; bir çift laf söyleyebilmeliydiler de ondan biliyorum.

“Ben orada olsam ne derdim” diye geçirdim içimden.

NEBİ HATİPOĞLU’NA! 

Sayın Hatipoğlu biz burada sizi takip eden gazeteciler olarak açıklamanızı çok aşağılayıcı bulduk. Özel günümüzde siz bize alenen rüşvet teklif ediyorsunuz. Ve bunu yaparken de en ufak bir sıkıntı duymuyorsunuz. Gazetecilerin desteğini almak için bile rüşvete başvuruyorsanız koskoca belediyeyi hangi kafayla yöneteceksiniz. Bu talihsiz açıklamanızı derhal geri çekip tüm gazetecilerden özür dilemenizi bekliyoruz. Aramızda çürük elmalar olabilir ancak basın satılık değildir.

MURAT KURUM’A

Sayın Kurum vaadettiğiniz toplu taşıma indirimlerine Marmaray hariç zaten uzun yıllardır sahibiz. Ya sizi yanlış yönlendirmişler ya da imar aflarıyla halkı kandırdığınız gibi bizi de kandırmaya çalışıyorsunuz. Kaldı ki AKP’den önce de gazetecilerin toplu taşıma, telefon, uçak, arabalı vapur önceliği gibi ayrıcalıkları vardı. Partiniz gazetecileri sevmediği için bu haklar birer birer ellerinden alındı. Yani bugün lütuf gibi vadettiklerinize zaten sahibiz. Marmaray’ın da üzerine basmanızın nedeni kendini bilmez bir meslektaşımın sorusu üzerineydi. Günde bir kase çorbayla üniversite öğrencilerini kafalayamayacağınız gibi, Marmaray’la da gazetecileri kafalayamazsınız!

Bu arada bayram ve kandillerimizi kutlamaktan başka bir işe yaramayan Türkiye Gazeteciler Cemiyeti konuyla ilgili en ufak bir açıklama yap(a)madı!